EKOVETRİN
Etken Maddeler Sulfadoksin | Trimetoprim
Farmasötik Grup Antibakteriyel
Farmasötik Şekil Enjektabl Çözelti
Hayvanlar At | Buzağı | Dana | Kedi | Köpek | Sığır | Tay
Firma Ekomed
Bu bölümü görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için lütfen tıklayınız.
Ekovetrin Enjeksiyonluk Çözelti
Veteriner Sistemik Antibakteriyel

BİLEŞİMİ
Ekovetrin berrak açık sarı renkli enjeksiyonluk çözelti halinde olup, her ml’si 200 mg sülfadoksin ve 40 mg trimetoprim içerir.

FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
Ekovetrin Enjeksiyonluk Çözelti içerdiği sülfadoksin ve trimetoprim etken maddeleri sayesinde, duyarlı bakterilerin folik asit sentez zincirinde birbirini takip eden iki enzimin aktivitesini engeller. Sinerjik etkili iki etken maddenin kombinasyonu ile daha düşük dozlarda her bir etken maddenin antibakteriyel etkisinden daha güçlü etki meydana gelir, bakterilerin direnç geliştirme riskini azaltır. Ekovetrin Enjeksiyonluk Çözelti in-vitro olarak aşağıdaki Gram-pozitif ve Gram-negatif bakterilere etkilidir.

Gram pozitif aeroblar: Staph. aureus, Streptococcus sp., Actinobacillus sp., Actinomyces sp., Corynebacterium sp., Listeria monocytogenes, Erysipelothrix rhusiopathie.
Gram negatif aeroblar: Actinobacillus sp., Bordetella sp., Enterobacteriacea (E.Coli, Klebsiella sp., Proteus sp., Salmonella sp., Yersinia sp.), Haemophilus sp., Pasteurella sp..
Anaeroblar: Actinomyces sp., Bacteroides sp., Fusobacterium sp., bazı Clostridium sp., Chlamydia sp.

Bazı Mycobacterium sp. ve bazı Nocardia sp.’ye orta derecede duyarlıdır. Rickettsia sp., Leptospira sp., Pseudomanas aeroginosa, Mycoplasma sp. dirençli olarak kabul edilir. Sülfadoksin parenteral uygulama sonrası hızlı ve iyi emilir, vücuttan yavaş atılması ve metabolitlerinin de suda iyi çözünmesi sebepleriyle, böbrek tubüllerinde kristalleşme tehlikesi doğurmaz. Sülfadoksin ve trimetoprim parenteral yolla verildikten sonra yaklaşık 4 saat içinde pik plazma yoğunluğuna ulaşır. Sülfadoksin ve trimetoprim plazma proteinlerine bağlanır. Vücuttan atılmaları büyük oranda idrarla olmaktadır.

KULLANIM YERİ / ENDİKASYONLAR
Ekovetrin Enjeksiyonluk Çözelti sığır, at, kedi ve köpeklerde duyarlı bakterilerin meydana getirdiği enfeksiyonların tedavisinde kullanılır. Solunum sistemi enfeksiyonları (bronşitis, pnömoni, laringitis, faringitis, tonsillitis, sekonder solunum sistemi enfeksiyonları) sindirim sistemi enfeksiyonları (gasroenteritis), ürogenital sistem enfeksiyonları (metritislerde lokal tedaviye ek olarak nefritis, sistitis, vajinitis ve diğer ürogenital bakteriyel enfeksiyonlar) ayrıca duyarlı bakterilerin sebep olduğu çeşitli yumuşak doku enfeksiyonları, doğum sonrası enfeksiyonlar ve septisemilerde endikedir.

UYGULAMA ŞEKLİ VE DOZU
Veteriner hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde;

Kas içi veya yavaş damar içi yolla tavsiye edilen günlük doz 10 mg/kg C.A.
Hayvan Canlı Ağırlık
(Kg)
Ekovetrin
(1 ml/15 Kg)
Uygulama Yolu
At 460-600 20-30 ml Damar içi (I.V.)
Tay 50-150 5-15 ml Damar içi (I.V.)
Sığır 450-600 20-30 ml Kas içi (I.M.), Damar içi (I.V.)
Dana 50-150 5-15 ml Kas içi (I.M.), Damar içi (I.V.)
Buzağı 15-40 3-5 ml Kas içi (I.M.)
Köpek 5-30 0.3-2 ml Kas içi (I.M.)
Kedi 1.5-7.5 0.1-0.5 ml Kas içi (I.M.)

Sığırlarda kas içi ve damar içi, atlarda tercihen yavaş ve vücut ısısına yakın olarak damar içi uygulanır. Tedavi genellikle tek doz yeterlidir. Tedaviye, günde bir kez en fazla arka arkaya 3 gün devam edilir. Şiddetli enfeksiyonlarda 10 kg canlı ağırlığa 1 ml Ekovetrin Enjeksiyonluk Çözelti kullanılabilir. Uygulamada asepsi şartlarına uyulmalıdır. Enjektör ve iğnenin asepsisi için alkol ve diğer dezenfektanlar kullanılmamalıdır. Hastalığın seyrinde olumlu bir gelişme olmaması halinde, antibiyogram testi yapılmalıdır.

İSTENMEYEN / YAN ETKİLER
Hastalarda folik asit noksanlığı halinde sağaltım güvenliği daralır. Bu durumda trombosit, alyuvar sayısında azalma ve megablast sayısında artış görülür. Köpeklerde uzun süreli kullanımı keratoconjunctivitis sicca’ya yol açabilir. Özellikle Doberman, Pinscher ırkı köpeklerde olmak üzere tüm köpeklerde, kan tablosunda bozulma, nonseptik poliarthritis ve deride döküntülerle karakterize idiosinkratik zehirlenmelere neden olabilir. Ayrıca sürgün kusma, Steven Johnson Sendromu, sarılık, anemi, pıhtılaşma bozukluğu, granulosit sayısında azalma, sulfhemoglobinemi gibi istenmeyen etkileri vardır. Nadiren de olsa damar içi uygulamayı takiben atlarda respiratorik ve kardiyak şok meydana gelebilir. Bu sebeple ürün vücut ısısında olmalı ve mümkün olduğu kadar yavaş yapılmalıdır. Hemopoetik sistem ve böbrekler üzerine toksik etkileri vardır. Yeni doğan hayvanlarda dikkatle kullanılmalıdır. Uzun süreli kullanımları hepatoksisiteye ve hipotroidizme yol açabilir. Tüm türlerde üriner sistemde kristal şekillenmesine sebep olabilir. Bu nedenle şiddetli dehidre hayvanlarda kullanımı esnasında bu husus göz önüne alınmalıdır. Böbreklere yönelik etkileri hafifletmek için hastanın hidrasyonunun sağlıklı olması sağlanmalı, gerekli hallerde idrarın alkalileştirilmesi yoluna başvurulmalıdır.

İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ
İşeticilerle beraber veya onları takiben kullanılmaları durumunda trombosit sayısında ciddi azalma yapabilirler. Bu durum bilhassa kalp yetmezliği olan hastalar için önemlidir ve ölüme neden olabilir. Sülfonamidler kendilerinin yapısal analogu olan para-aminobenzoik asit (PABA) ve yapılarında PABA çekirdeği bulunan prokain, benzokain, butokain gibi lokal anastezikler ile prokain penisilin G ile birlikte antagonizma oluşturabileceğinden birlikte kullanılmamalıdır. Nikotinamid, folik asit, kolin gibi B vitaminleri ile bunların ön maddeleri olan glutamik asit ve metiyonin gibi amino asitler, pürinler, timidin ve serin de antagonist etki gösterebileceğinden sülfonamidlerle birlikte kullanılmamalıdır. Jelatin, albümin, pepton ve serum proteinleri sülfonanamidlerin etkisini engellediklerinden beraber kullanılmamalıdır. Yardımcı enzimler, glukoz ve sublime de sülfonamidlere antagonist etkili olduğundan birlikte kullanılmamalıdır. Alfa-2 reseptör agonistleri ile beraber kullanım durumunda öldürücü olabilecek kardiak aritmi oluşabilir. Bu nedenle Alfa-2 agonistleri ile sedasyonu sağlanmış atlarda damar içi kullanılmamalıdır.

GIDALARDA İLAÇ KALINTI UYARILARI
İlaç kalıntı arınma süresi:(İ.K.A.S.): Tedavi süresince ve son ilaç uygulamasından sonra eti için yetiştirilen sığırlar 14 gün geçmeden kesime gönderilmemelidir. Tedavi süresince ve son ilaç uygulamasından sonra 5 gün (10 sağım) süreyle elde edilen süt tüketime sunulmamalıdır. Eti için yetiştirilen atlarda kullanılmaz.

KONTRENDİKASYONLARI
Sülfonamitlere hassasiyet gösteren, şiddetli karaciğer ve böbrek yetersizliği, hemopoetik sistem bozukluğu olan hayvanlarda kullanılmamalıdır. Gebelikte Kullanım: Teratojenik etkisi nedeniyle gebelikte kullanılmamalıdır.

GENEL UYARILAR
Kullanmadan önce ve beklenmeyen bir etki görüldüğünde veteriner hekime danışınız. Çocukların ulaşamayacağı yerde bulundurunuz.

DOZ AŞIMI VE ALINACAK ÖNLEMLER
Özellikle yavrularda olmak üzere tüm hayvanlarda belirtilen süre ve doz aşılmamalıdır. Zira bu durumda belirtilen yan etkiler ortaya çıkabilir. Doz aşımında ilaç uygulaması durdurulur, gerekli durumlarda diazepam ve uygun sıvı tedavisi uygulanabilir.

UYGULAYICININ ALMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Sülfanamitlere duyarlı olduğu bilinen kişiler ilaca hiçbir şekilde temas etmemelidir. Duyarlı kişilerin ilaca ağız, deri veya solunum yoluyla maruz kalması sonrası yüz, göz veya dudaklarda şişme, nefes almada zorluk gibi belirtilerin meydana gelmesi halinde ilaç ve etiketi ile birlikte doktora başvurmalıdır.

MUHAFAZA ŞARTLARI VE RAF ÖMRÜ
Raf ömrü üretim tarihinden itibaren 2 yıldır. Serin ve direk güneş ışığından koruyarak oda sıcaklığında (15-25 ºC’de) saklayınız. Açılmış ürünler 4 hafta içinde tüketilmelidir.

TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ
Karton kutu içinde 20 ml, 50 ml ve 100 ml’lik Tip II amber renkli cam şişelerde sunulmaktadır.

SATIŞ YERİ VE ŞARTLARI
Veteriner hekim reçetesi ile veteriner muayenehanelerinde ve eczanelerde satılır (VHR).

Yorumlar (0)
Bu bölümü görebilmek için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için lütfen tıklayınız.